Deprem bir doğa olayıdır. Deprem öncesinde tam deprem anı kestirilemez. Deprem ardından,nasıl bir deprem meydana geldiğini gösteren bir tablo ortaya çıkarılabilir. Buna göre gelecek depremlere karşı tedbir alınabilir.

Japonya gibi ülkeler deprem riski yoğun bir bölgede yeralmaktadır. Japonya halkı ikinci Dünya Savaşı sonrasında bilimin desteğiyle depreme dayanıklı altyapısını sağlam oluşturmuş. Binaları yeniden düzenlemiş,depreme dayanıklı gökdelen binalar inşa etmişler. Japonya sıklıkla deprem yaşamasına rağmen toplumsal yıkıma uğramamıştır. Yüksek binalar yay gibi sallanmalar yaşadığı zaman bile kimse fazla zarar görmez.

Türkiye ve Suriye tektonik deprem bölgesinde bulunmalarına rağmen hiçbir şekilde deprem tehlikesine karşı tedbir almadılar. Bunun sebebi başta yöneticiler olmak üzere toplum gerekli sorumluluğunu yerine getirmemesinden dolayıdır.

Siyasiler ihalelere,fesat ve rüşvet katarak kendilerine ve yakınlarına fayda sağlamaktadır. Binaları inşa eden şirketler eksik ve yanlış malzeme kullanarak depreme karşı dayanıklı olmayan yapılar inşa edilmiştir. Aynı yerde bulunan iki binanın, birisinin zelzeleden dolayı yıkılması diğer binanın fazla zarar görmemesi örnek olarak verilebilir.

Toplumun yanlışlığı bu insanlık suçunu oluşturan yöneticilerden hesap sormaması ve onları her seçimde iktidara getirmesidir.

Uygar ülkelerde herkes sorumluluğunu üstlenir ve suçlulardan hesap sorar.

Jakob Rohyo