İsveç hükümeti ne yaparsa yapsın NATO üyeliği için Erdoğan‘ın Türkiye’sini memnun edemez.

İsveç’te işbaşına yeni gelen hükümet Erdoğan‘ın bitmez tükenmez taleplerine karşı naif ve zayıf bir duruş sergilemiştir. Son dönemde Türkiye’ye yapılan yoğun trafik, İsveç devletini kamuoyu nezdinde küçük düşürmektedir.

Erdoğan’ın yönetiminde Türkiye keyfilik ilkesi temelinde yönetilmektedir. En son örnek İstanbul belediye başkanının mahkum edildiği davadır. Türkiye’nin iadesini istediği kişilerin listesi her zaman değişiyor. Suriye’de Kürtlerin öncülüğünde Suriye Demokratik Güçlerini terörist ilan edilmesini istiyor. SDG’ye en büyük desteği ABD vermektedir. İSİS’e karşı kazanılan başarı bu ittifaktan sağlanmıştır. Bu ittifak halen devam etmektedir.

İsveç yönetimi şunu Erdoğan’a sorması gerekir; Suriye deki Kürt savaşçılarını neden NATO’nun bir numaralı aktörü olan ABD’den, terörist olarak ilan edip desteğini kesmesini için zorlayıcı bir tavır koymuyor Türkiye?

Fetö’nun lideri Güleni neden ABD’den geri getiremiyor Türkiye? Bunun gibi çok soru sorabiliriz.

İsveç hükümeti NATO üyelik sürecini başta ABD ve NATO üyesi ülkeler olan Avrupa’ya bırakmalıdır. Türkiye yönetimini fazla muhatap almamalıdır.

İsveç’te hukuk üstünlüğü vardır. Toplum insan hakları değerleri ile yönetilmektedir. Türkiye’de bunlar yoktur.

 

Jakob Rohyo

Skriv en kommentar

Kategori

Arkiv